Güvenlik Önlemleri

Havuzlardaki Genel Güvenlik Riskleri ;

Yüzme havuzları özellikle son 20 yıldır hayatımıza gittikçe artan oranlarda girmeye başlamıştır. Avrupa ve Amerika'da daha eskilere dayanan havuz kullanımı ülkemizde sadece üst gelir grubunun faydalanacağı lüx eğlence olarak kabul görmekteydi. Turizmin ve konut sektörünün hızla gelişmesi ile havuzlar hemen her yerde ve herkesin kullanımına sunulmuştur. Şu anda yapılan konut sitelerinde havuz olmaması tuhaf karşılanmaktadır. Kullanıcıların hayatına yeni ve oldukça hızlı giren havuzlar beraberinde önceden alışmadığımız fazlaca tehlikeyi de beraberinde getirmiştir. 

Havuz yapımında ve bakımında sektörün ilk yıllarında standart ürün  ve uygulayıcı personel sıkıntısı yaşanmaktaydı. Günümüzde nispeten ürün çeşitliliği ve kalitesi artsa da hala istenen seviyelerde değildir. Özellikle büyük kentlerin dışında firma, malzeme ve uygulayıcı sayısı azalmaktadır. Ayrıca havuz yaptıranlar ve işletenlerin bazıları da olması gereken asgari bilinç düzeyinin altındadırlar. Almayı düşündükleri mal ve hizmetlere sadece fiyat olarak bakmaktadırlar. Alınan mal veya hizmetin kalitesi,kullanım ömrü, çevreye ve kullanıcıya zararları, kullanım maliyetleri gibi diğer parametreler düşünülmemektedir.

Aşağıda bazı örneklerini sunacağımız problemler sizlerin başına gelmeden tedbir almanızın önemine vurgu içindir.

Önlemler sırasıyla ; yapım aşaması , işletme sürecindeki önlemler ve kullanıcıların kendi önlemleri olarak 3 ana bölümdedir.

Havuzun yerleşeceği alan rüzgarlardan korunmuş , bol güneş alabilen , çevreden gelebilecek kirliliği en az alacak , ağaç yapraklarından en az etkilenecek yere yapılmalıdır. Tahmini kullanıcı sayısı iyi hesaplanıp havuzun ölçüleri buna göre belirlenmelidir. Gereğinden fazla büyük havuzun işletme maliyetinin de fazla olacağı unutulmamalıdır. Havuzun etrafındaki yürüme ve güneşlenme alanı havuz ile orantılı olmalıdır. Havuz içinde ve yürüme alanında girinti ve çıkıntılar 900keskin köşeli olmamalıdır. Yürüme ve güneşlenme alanı mutlaka %1 eğime sahip olmalıdır. Bitiş yerinde ilave savak olmalı ve çevre suları buraya yönlenmelidir. Yürüme alanını yüzeyi mutlaka kaymaz kaplama olmalıdır. 

Tam tur su dönüşünün ( turn - over ) yeterli standartta sağlanması için tesisat çaplarının filtre ve sirkülasyon pompalarının adet ve kapasitelerinin doğru seçilmesi gerekir. Taşma kanallarının eğiminin doğru yapılması da çok önemlidir. Bir çok havuz tüm yüzeyden eşit taşma almadığı için problem yaşamaktadır. Yapılan tadilatlarla zaman ve para kaybetmektedir. Turn over süresi çocuk havuzlarında , terapi havuzlarında, atlama / dalma havuzlarında ve genel kullanıma açık değişik derinlikteki havuzlar için farklıdır.

Havuzlarda bir çok elektrikli cihaz kullanılmaktadır. En başta sirkülasyon pompaları ve aydınlatma armatürleri ile trafolardır. Elektrikli ısıtıcılar, tuz klor jeneratörleri, ozon jeneratörleri, uv iyon cihazları, ısı pompaları, nem alma cihazları da oldukça yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu cihazları alırken mutlaka “International Protection Code” IP kodlarına dikkat etmek gerekir. IP kodları iki basamaklı sayıdan oluşmaktadır. Bu kodların ilk basamağı cihazın toza karşı korunmasını ikinci basamağı ise suya karşı korumasını anlatmaktadır. Bizim sektörümüz genelde ilk basamak ;

5 ( toz girişine karşı korumalı, fakat yine de giriş tamamen engellenememektedir. Giren tozun cihaza zarar verme olasılığı yoktur ) 

6 ( toz geçirmez , toz girişi tamamen engellenmiştir ) olmaktadır.

ikinci basamak ;

5 ( herhangi bir yönden fışkıran sıvıya karşı korumalı )

6 ( herhangi bir yönden yüksek hızla fışkıran sıvıya karşı korumalı )

7 ( cihaz geçici olarak sıvı içinde kalırsa korumalıdır )

8 ( cihaz su içinde çalışmaya uygundur ) olmaktadır.

Bu kodları bilerek hangi şartlarda kullanılacak ise ona uygun cihaz seçimi yapılmalıdır. Kulaktan dolma bilgiler, tavsiyeler ve popülerliğine göre cihaz seçimi istenmeyen kazalara neden olabilir. Mutlaka kendi şartlarınızı doğru belirleyip ona uygun uygun ürünleri tercih etmeniz gereklidir.

Havuz suyu da başlı başına risk içermektedir. Genel olarak içme suyu kalitesinde olması istense de oldukça fazla sayıdaki yüzücünün tam olarak ne zaman kullanacağı belli olmadığı için ideal sistemlerde bile sorunlar olmaktadır. Havuz suyunun yetersiz temizlenmesi durumunda ishal, mantar, hepatit, zehirlenme, konjiktivit ve allerji en sık rastlanılan sağlık sorunlarıdır. Klorla asitlerin birlikte kullanılması sonucu çıkan zehirli gazların solunması yoluyla da bir çok rahatsızlık olmaktadır. Teknik personel açısından da bu kimyasalları taşırken ve uygularken yine bir çok risk vardır. 

Ayrıca kapalı havuzlarda gerekli nem alma sisteminin olmaması durumunda ortamdan uzaklaşan klor nemli hava ile trihalojenmetan gazını oluşturmaktadır. Bu gaz kullanıcılarda sigara içmiş gibi etkiler bırakmaktadır. Burada kullanım sıklığı ve kullanım süresi önemlidir. Bu gibi etkiler havuzda çok uzun saatler antreman yapan özellikle su topu ve profesyonel yüzme sporları ile uğraşanları daha fazla etkileyecektir.  

Havuz bakımı için artık giderek artan ölçüde tuzdan klor üreten klorinatörler  ( klor jeneratörleri ) tercih edilmektedir. Bu cihazlar ile dışardan klorlu bileşiklerin ve yosun önleyicilerin kullanılması bitecektir. Yine de havuz bakımı için bazı kimyasalların kullanımı gereklidir. Fakat kullanılan maddelerin birbirleri ile olan etkilerini de mutlaka öğrenilmeli ve dikkatlice kullanılmalıdır. Dikkatsizlik sonucu ciddi rahatsızlıklar yaşanacağı unutulmamalıdır.

Havuzlarda diğer önemli unsur da güvenliktir. Havuzlara yüzme bilmeyenlerin girmemesi, küçük çocukların ebeveynlerinin kontrolünde girmesi önemlidir. Havuz çevresinde yürürken havuza düşülmemesi için çevre güvenliğinin alınması gereklidir.Ayrıca istenmeyen kazalarda acil uyarı yapan sistemler de mevcuttur*. Bu sistemler oldukça basit montajlı olup , 9 Volt pille çalışmakta ve 8 Kg üstü  bir şey düştüğünde yaratacağı dalga ile harekete geçip yüksek ses ile uyarı yapmaktadır. Özellikle yürüme alanları kaymaz malzemeden olmalı veya kaymaz su itici kimyasallarla kaplanmalıdır. Havuz çevresinde oyun oynanmasına veya cam eşya kullanımına izin verilmemelidir.

Can kurtaran , can simidi ve çengel umuma açık havuzlarda bulundurulması zorunlu ekipmanlardır. Daha küçük site havuzları içinde mutlaka can simidi, çengel ve ecza dolabı bulundurulmalıdır. Özellikle ecza dolapları süs olarak değil de sizlerden birisine istenmeyen bir şey olduğunda  kurtarıcı olacağı unutulmadan içinde yeterli ekipman ve malzeme ile donatılmalıdır. Sektörde fazlaca bilinmese de göz duşları elzemdir. Oldukça hassas olan göze özellikle kuvvetli asit veya kuvvetli baz kaçtığında telafisi mümkün olmayan organ kaybı söz konusu olur. Göz duşları bu gibi durumlarda hayat kurtarır. Ürün tek çeşittir. Göze ister asit isterse de baz geldiğinde aynı ürün kullanılır. Çok hızlı kulanılması ile göz kaybının önüne geçer. 

Gazetelerde sezon içinde maalesef defalarca duyduğumuz çocukların (yada boyu kısa olan yüzücülerin ) dip emiş hattının vakumuna kapılarak  boğulmalarıdır. Havuz sisteminde taşmadan suyu çevirmek esas olsada bir miktar da dipten emiş yaptırılması genel kabuldür. Fakat özellikle ticari ve büyük havuzlarda dip emiş hatları çok büyük çaplarda olmaktadır. Pompa debileri de yüksek olduğu için bilinmeden gelinen bu bölgede çekim kuvvetine karşı konulamamakta ve boğulmalar olmaktadır. Tek ağız yerine kollektörlü ve mutlaka kapağının üzerinde olması bir çok kazayı engelleyecektir. Ayrıca yürüme alanında ve havuzun en üst kodunda uyarı yazıları yer alması da yararlı olacaktır. Havuzun derinliği değişiyor ise mutlaka uyarı yapılması gereklidir.

Yine havuzdaki boğulma vakaalarında genelde bilinmeyen İkincil Boğulma ( kuru boğulma ) olmamasına dikkat edilmelidir. Yüzme bilmeyen kişi havuza girdiğinde suyun yüzeyine çıkıp nefes alamaz ise ve su içinde belirli sürenin üzerinde kalırsa, kanda karbondioksit seviyesi artar, oksijen seviyesi düşer ve bu durumda nefes borusuna “hava yolunu aç” emri gelir. Halbuki kişi su yutmasın yani su akciğerlerine gitmesin diye nefes borusu kapıları kapatmıştır ama kanda oksijen seviyesi belirli bir seviyenin altına düşünce, refleks olarak gelen emirle nefes borusu kapıları açılır. Su akciğerlere dolar. Su akciğerlere girince oksijenin kana geçme şansı biter ve kandaki oksijen hızla düşer, bilinç  kaybolur ve kalp durur. Buraya kadar olan durum bildiğimiz klasik boğulma seyridir.

İkincil boğulmada ise durum bu kadar “kötü” değildir, bir miktar su yutulmuştur, kişi hemen havuzdan çıkarılmış,  biraz dinlenip eve gider. İşte sorunlar bundan sonra başlar. Çünkü su içinde o kısa sürede su yutmuş ve bu su akciğerlerde toplanmıştır. Kan oksijen seviyesinde bir miktar azalma olmuş dudaklarda hafif morarmalar başlamıştır ama fark edilmeyebilir ,havuzda üşüdüğü düşünülür. 6-12 saat içinde vücut kimyası değişir ve asidoz denen tablo gelişir. Yani beyin fonksiyonlarında farklılaşma olur. Kasılmalar, nöbetler, bilinç bulanıklıkları, uykuya eğilim gelişir. İşte tam bu noktada yüzücünün yorulduğu düşünülerek,uyuyup dinlensin denirse, çok riskli bir döneme girilir. Çünkü izler uykuda çok belli olmaz ve büyük bir oranda bir daha uyanmayabilir. Özellikle çocuklarınızın su ile her temasında ister küvet, ister havuz, isterse deniz olsun, ailelerin gözü bir an için bile başka yerde olmamalıdır. Eğer boğulma tehlikesi geçirdiği anlaşılırsa mutlaka acil servislere gidilmelidir. Gidilmemiş ise çocuğunuzun dudakların da morarma, bilinç kaybı veya bulanıklığı, kasılmalar görürseniz derhal acil servise gitmelisiniz. Bu durumdaki kanda oksijenin düştüğü ve asidoz tablosu gelişmekte olduğunu gösterir ki artık alarm seviyesi kırmızı hatta üstüdür. En kısa sürede acil müdahale edilmesi hayat kurtaracaktır.     

Şimdiye kadar saydığımız havuz yapımında , bakımında ve havuzu kullanırken yapılması gereken temel güvenlik tedbirleri sizleri korkutma amaçlı olmayıp, sadece uyarı ve bilinç yaratma amaçlıdır. Serinlemek ve keyif için kullandığınız havuzun sizler için kabusa dönmesine engel olabilmektir. Emniyet tedbirleri alındığında ,doğru malzemeler kullanılmış hijyenik bir havuz sizlere hem keyif hem de sağlık katacaktır.